Göz Kapağı Ameliyatı (Blefaroplasti)

Göz Kapağı Ameliyatı (Blefaroplasti) Nedir?
Göz kapağı ameliyatı (blefaroplasti), üst veya alt göz kapaklarındaki sarkma ve torbalanmayı düzeltir. Bu işlem, fazla deriyi de alır. Ameliyat, daha genç bir görünüm sağlar. Ayrıca, görme alanını daraltan fazlalıkları ortadan kaldırır.
Zamanla yaş almayla birlikte göz çevresindeki cilt elastikiyeti kaybedebilir. Özellikle üst göz kapaklarında oluşan sarkmalar, kişiyi yorgun ve yaşlı gösterebilirken, bazı durumlarda görüş açısını da kısıtlayabilir. Alt göz kapaklarında ise torbalanmalar, morluklar ve gevşemeler estetik kaygılara yol açabilir. Göz kapağı ameliyatı, bu sorunların buna bağlı olarak kalıcı giderilmesini sağlar.
Cerrahi işlem sırasında fazla deri, yağ dokusu ve gevşemiş kaslar alınır ya da yeniden şekillendirilir. Böylece göz çevresi daha gergin, dengeli ve doğal bir yapıya kavuşur. Operasyon genellikle lokal anestezi ile gerçekleştirilir ve hastalar aynı gün taburcu olabilir. İyileşme süreci kişiden kişiye değişmekle birlikte, çoğu kişi birkaç gün içinde günlük hayatına dönebilir.
Göz Kapağı Ameliyatı Nasıl Yapılır?
Göz kapağı ameliyatı (blefaroplasti), fazla deri, yağ ve kas dokusunun çıkarılması veya yeniden şekillendirme ile yapılan cerrahi bir işlemdir.
Üst göz kapağı ameliyatı için doğal katlanma çizgisi üzerinden yapılan ince bir kesi ile fazla deri alınır ve gerekliyse yağ dokusu da çıkarılır ya da yeniden konumlandırılır. Bu işlem sonrasında kesi izi, göz kapağının katlanma çizgisine denk geldiği için zamanla belirginliğini kaybeder.
Alt göz kapağında ise kirpik altından ya da göz içinden kesi yapılabilir. Bu bölgedeki yağ birikimleri alınır veya dağıtılır, ciltte fazlalık varsa düzenlenir. Böylece alt kapaktaki torbalanma ve gevşeklik giderilir.
Blefaroplasti Gerektiren Durumlar
Hem estetik hem de fonksiyonel nedenlerle uygulanabilen bu operasyon, genellikle yaşla birlikte ortaya çıkan deformasyonları düzeltmeyi amaçlar. İşte blefaroplastinin gerektiği başlıca durumlar:
1. Üst Göz Kapağında Deri Sarkması
Zamanla elastikiyeti kaybeden cilt, üst göz kapağında sarkmaya neden olabilir. Bu durumun neden olduğu şeyler:
- Göz kapaklarının ağırlaşması
- Görme alanının kısıtlanması
- Kişiye yorgun ve yaşlı bir ifade verilmesine
Görme kalitesini etkileyen bu sarkmalar hem sağlık hem de estetik açısından blefaroplasti işlemini gerekli kılar.
2. Alt Göz Kapağında Torbalanma
Alt göz kapağındaki yağ dokularının dışarıya doğru fıtıklaşması ve cildin gevşemesiyle oluşan torbalar kişiyi olduğundan daha yaşlı, sürekli uykusuz veya yorgun görünmesine neden olabilir.
Bu durumun cerrahi olarak düzeltilmesi, daha dinç ve genç bir görünüm sağlar.
3. Göz Çevresinde Fazla Deri Birikimi
Üst veya alt kapakta deri fazlalığı olan bireylerde:
- Göz kapakları katlanarak makyaj yapmayı zorlaştırır
- Gözün doğal kıvrımı kaybolur
- Gözlerde sürekli ağırlık hissi oluşur
Fazla derinin alınması hem estetik hem konfor açısından önemli bir rahatlama sağlar.
4. Göz Kapağı Asimetrisi
Doğumsal ya da yaşlanmaya bağlı bir göz kapağı, diğerinden daha düşük olabilir. Bu duruma ptozis denir. Blefaroplasti ile iki göz arasındaki simetri sağlanabilir. Bu müdahale, yüz ifadesinin dengelenmesine yardımcı olur.
5. Görme Alanını Engelleyen Kapak Düşüklüğü
Göz kapağı düşüklüğü ileri boyuttaysa, kişi başını sürekli kaldırmak zorunda kalabilir. Bu durum alın kaslarının sürekli çalışmasına neden olabilir. Blefaroplasti ile bu problem ortadan kaldırılarak daha doğal bir görüş alanı sağlanır.
Göz Kapağı Düşüklüğü Neden Olur?
Göz kapağı düşüklüğü (ptozis), üst göz kapağının normalden daha düşük bir pozisyonda olması durumudur. Bu durum hem estetik açıdan dikkat çeker hem de ilerleyen vakalarda görme alanını kısıtlayabilir. Göz kapağı düşüklüğünün oluşmasında farklı nedenler rol oynayabilir.
En sık görülen nedenlerden biri kas zayıflığıdır. Göz kapağını yukarı kaldıran levator kasının zamanla zayıflaması veya işlevini tam yerine getirememesi, kapağın normal seviyesinin altına düşmesine yol açabilir. Bu durum yaşla birlikte daha belirgin hale gelir ve genellikle her iki gözde de farklı derecelerde görülebilir.
Doğumsal ptozis, yani doğuştan gelen göz kapağı düşüklüğü, genellikle göz kapağını kaldıran kasın gelişmemesiyle ilişkilidir. Bu durum çocukluk döneminden itibaren fark edilir ve ilerleyen yaşlarda cerrahi müdahale gerekebilir.
Göz Kapağı Düşüklüğü Belirtileri Nelerdir?
İşte dikkat edilmesi gereken başlıca belirtiler:
- 1. Görme Alanında Daralma
- Üst göz kapağının göz bebeğini kısmen veya tamamen kapatması, görüş açısında azalmaya neden olabilir.
- 2. Yorgun ve Uykulu İfade
- Göz kapağının düşük olması, kişiye sürekli yorgun, halsiz veya uykulu bir görünüm verir.
- 3. Kaş Kaldırma Alışkanlığı
- Düşük kapaktan dolayı bireyler kaşlarını kaldırarak daha net görmeye çalışır, bu da alın kaslarında gerilmeye ve kırışıklıklara neden olabilir.
- 4. Baş ve Boyun Pozisyonunu Değiştirme
- Kişi, görüş açısını artırmak için başını sürekli yukarıya doğru kaldırma eğilimi gösterebilir. Bu alışkanlık zamanla boyun ağrılarına yol açar.
- 5. İki Göz Arasında Belirgin Fark
- Tek taraflı göz kapağı düşüklüğünde, göz kapakları arasında gözle görülür bir asimetri oluşur.
- 6. Göz Yorgunluğu ve Kuruluk
- Kapakta kapanma ya da tam açılmama gibi problemler, göz yüzeyinin yeterince korunmamasına neden olur; bu da batma, kuruluk ve yorgunluk hissi yaratır.
- 7. Gözleri Açarken Zorluk
- Göz kapağı fazla düştüğünde, kişi gözünü tam olarak açmakta zorlanabilir. Bu durum sürekli bir çaba ve görme isteği doğurur.
Göz Kapağı Ameliyatı İyileşme Süreci
Göz kapağı ameliyatı (blefaroplasti) sonrası iyileşme süreci genellikle hızlı ve konforludur. Operasyonun hemen ardından göz çevresinde hafif morluk, şişlik ve gerginlik hissi oluşabilir. Bunlar normal kabul edilir ve birkaç gün içinde azalarak kaybolur. İlk günlerde soğuk kompres uygulamak, bu sürecin daha rahat geçmesini sağlar.
Genelde göz kapağı ameliyatı sonrası ilk hafta, gözlerin dinlendirilmesi ve yorucu aktivitelerden kaçınılması önerilir. Göz çevresine baskı uygulanmamalı, baş yukarıda olacak şekilde uyunmalı ve mümkünse ekran kullanım süresi kısıtlanmalıdır. Dikişler genellikle 5 ila 7 gün içinde alınır. Bu süre boyunca göz çevresine su temasından kaçınılmalı, doktorun verdiği merhemler düzenli olarak kullanılmalıdır.
İlk 10 gün içinde morluk ve şişlikler büyük oranda azalır. Tam iyileşme genellikle 2 ila 4 hafta sürer. Bu süreçte makyaj yapmak, solaryuma girmek ya da direkt güneş ışığına maruz kalmak önerilmez. Güneş gözlüğü kullanmak, iyileşmeyi destekleyen önemli bir adımdır.
Göz Kapağı Estetiği Ameliyatının Riskleri Nelerdir?
Ameliyat sonrası en sık karşılaşılan durumlar arasında şişlik, morluk, hassasiyet ve hafif ağrı yer alır. Bunlar genellikle geçicidir ve birkaç gün içinde azalır. Ancak iyileşme sürecinde dikkat edilmediği takdirde bu belirtiler daha uzun sürebilir.
Enfeksiyon riski, her cerrahi işlemde olduğu gibi burada da söz konusudur. Bu riski azaltmak için göz kapağı ameliyatı sonrası hijyen kurallarına dikkat edilmeli ve önerdiğimiz antibiyotik veya bakım ürünleri düzenli olarak kullanılmalıdır. Nadiren de olsa kesi yerlerinde iz kalması ya da asimetrik görünüm gibi sonuçlar oluşabilir. Bu durumlar genellikle ikinci bir küçük düzeltme operasyonu ile giderilebilir.
Göz kuruluğu, batma hissi veya geçici bulanık görme gibi durumlar da bazı hastalarda görülebilir. Bu etkiler genelde kısa sürelidir ve iyileşme süreciyle birlikte düzelir. Çok nadir de olsa göz kapağının tam kapanmaması veya alt kapağın aşağı çekilmesi gibi fonksiyonel komplikasyonlar oluşabilir.
Blefaroplasti Zor Bir Ameliyat mı?
Göz çevresi yüzün en dikkat çeken ve en ince deriye sahip bölgelerinden biridir. Bu nedenle işlem sırasında hem estetik dengeyi hem de göz kapağının fonksiyonunu korumak büyük önem taşır.
Yapılacak küçük bir hata bile gözde asimetriye, iz kalmasına veya kapağın tam kapanmamasına neden olabilir. Bu nedenle, işlem basit gibi görünse de aslında büyük titizlik ve detaylı planlama gerektirir.
Kimler Blefaroplasti Yaptıramaz?
Bu operasyonun başarılı ve sağlıklı sonuçlar verebilmesi için bazı sağlık koşulları ve bireysel faktörler dikkate alınmalıdır. Peki, kimler blefaroplasti yaptıramaz? İşte işlem için uygun olmayan kişi grupları:
Kontrolsüz Kronik Hastalığı Olanlar
Şeker hastalığı (diyabet), hipertansiyon ya da kalp hastalıkları gibi kronik rahatsızlıkları kontrol altında olmayan kişiler için cerrahi riskli olabilir. Bu kişilerde:
- Yara iyileşmesi yavaşlar
- Enfeksiyon riski artar
- Operasyon sonrası komplikasyon ihtimali yükselir
Ciddi Göz Hastalığı Olanlar
Göz sağlığı, göz kapağı ameliyatı için önemli bir kriterdir. Aşağıdaki göz hastalıkları operasyonu riskli hale getirebilir:
- Glokom (göz tansiyonu)
- Kuru göz sendromu (gözyaşı üretimi azsa)
- Retina problemleri
Kanama Bozukluğu Olanlar
Kan pıhtılaşma problemi olan ya da kan sulandırıcı ilaçlar (antikoagülanlar) kullanan kişilerde cerrahi sonrası kanama riski artar. Bu bireylerin kan değerleri gözden geçirilmelidir.
Hamileler veya Emzirenler
Gebelik ve emzirme dönemlerinde vücutta hormonal değişiklikler ve bağışıklık farklılıkları olur. Cerrahiye uygunluk açısından bu dönemlerde anesteziye ve iyileşme sürecine dair riskler oluşabilir.
Göz Kapağı Ameliyatı Fiyatları 2025
2025 yılında göz kapağı estetiği fiyatları, üst, alt veya her iki kapak dahil olmasına göre değişir.
En net fiyat bilgisini almak için, hangi kapakların dahil olduğu ve ek hizmetlerin neleri kapsadığı konusunda doğrudan bizimle iletişime geçin. Göz kaoağı ameliyatı hakkında bilgi almak için hemen bize ulaşın.
Sık Sorulan Sorular
Göz Kapağı Ameliyatı Sonrası Dikiş Alımı Acıtır mı?
Göz kapağı ameliyatı sonrası dikiş alımı genellikle acı verici değildir ve işlem çoğu hasta tarafından rahat bir şekilde tolere edilir. Dikişler ince ve cilt yüzeyine yakın olduğu için alınmaları kısa sürer ve ciddi bir ağrıya neden olmaz. Çoğu hasta, sadece hafif bir çekilme ya da batma hissi tarif eder.
Dikiş alımı sırasında acının minimum düzeyde olması için işlem öncesinde genellikle uyuşturucu krem uygulanır ya da cilt zaten yeterince hassasiyetini kaybetmiş olur. Bu da işlemi daha konforlu hale getirir. Dikişler alınırken kanama ya da ciltte tahriş oluşması beklenmez. İşlem birkaç dakika içinde tamamlanır.
Göz Kapağı Ameliyatı Sonrası Beslenme Nasıl Olmalı?
Göz kapağı estetiği ameliyatı sonrası beslenme, iyileşme sürecini desteklemek ve olası komplikasyon riskini azaltmak açısından önemlidir.
Ameliyat sonrasında ilk birkaç gün boyunca tuz oranı düşük besinler tüketilmesi önerilir. Fazla tuz, vücutta ödemi artıracağı için göz çevresinde oluşan şişliklerin daha uzun süre kalmasına neden olabilir. Bu nedenle işlenmiş gıdalar, cips, turşu gibi tuzlu yiyeceklerden uzak durulmalıdır.
Bol su içmek, vücudun toksinleri atmasını ve cildin nem dengesini korumasını sağlar. Su tüketimi aynı zamanda dokuların daha hızlı iyileşmesine de yardımcı olur. Günde en az 1.5-2 litre su içilmesi tavsiye edilir.
Çocuklar Blefaroplasti Ameliyatı Yaptırabilir mi?
Çocuklar, özel bazı durumlar dışında genellikle blefaroplasti (göz kapağı ameliyatı) yaptırmaz. Ancak doğumsal göz kapağı düşüklüğü (konjenital ptozis) gibi görme gelişimini etkileyen bir durum söz konusuysa, cerrahi müdahale gerekebilir. Bu tip durumlarda, ameliyat estetikten çok fonksiyonel amaçla yapılır.
Doğumsal göz kapağı düşüklüğü olan çocuklarda, üst göz kapağı göz bebeğini kapatıyorsa bu durum zamanla görme tembelliği gelişmesine neden olabilir. Bu riski ortadan kaldırmak ve çocuğun görme gelişimini sağlıklı şekilde sürdürebilmesi için erken yaşta cerrahi müdahale tercih edilebilir.